DAF in Action
Daha fazla hikaye
Fikirden aksesuara
DAF XD, XF, XG ve XG+, kamyon sektöründe yeni bir standart belirliyor. "Yeni Nesil DAF" aksesuarlarının da aynı yüksek kalitede olması gerektiğini söylemeye bile gerek yok. Peki DAF aksesuarlarını nasıl geliştiriyor? Sahne arkasına hızlı bir bakış atalım.
Yeni XF, XG, XG+ ve yepyeni XD'nin aksesuarlarının tasarımı, üretimi, test edilmesi ve ince ayarlarının yapılması süreçlerine birçok uzman katıldı. DAF'taki ürün müdürlerinin ve tasarımcıların birlikte yakın şekilde çalışmaları gerekti. Örneğin, DAF Gece Kilidi, DAF Cool Ultimate bağımsız klima ve DAF Tavan Çubuğu, tamamen yeni kabinler ve çeşitli aksesuarların mükemmel bir şekilde eşleşmesi gerektiğinden yıllar içinde geliştirildi.
Üstün kaliteli görünüm
DAF Tasarım Direktörü Bart Van Lotringen, bu süreci şöyle açıklıyor: "Yeni kamyonlarımız için oluşturduğumuz görünümü tek kelimeyle özetleyebilirsiniz: 'Üstün kaliteli'. Elbette aynı durum, bir araç sahibinin veya sürücünün kamyonunu daha da kişiselleştirmek üzere ekleyebileceği DAF aksesuarları için de geçerli. Kamyonlar, birçok müşterimiz için önemli bir kartvizit ve kimliklerinin bir parçası. Rakipleri arasından sıyrılmak için kamyonları kullanıyorlar ve bunu herkesten daha iyi anlıyoruz."
"Yeni bir aksesuar geliştirmeye başlamadan önce gereklilikler ve seçeneklerin bir listesini hazırlıyoruz"
Jop Kerkhof,
PACCAR Parts Europe Ürün Müdürü
İşlevsel ve hassas
PACCAR Parts Ürün Müdürü Jop Kerkhof, sözlerine söyle devam ediyor: "Yeni bir aksesuar geliştirmeye başlamadan önce gereklilikler ve seçeneklerin bir listesini hazırlıyoruz. Müşterilerimizin neye ihtiyacı var ve bayilerimiz ne bekliyor? Yeni Tavan Çubuğunu ele alalım. Bunun, kamyonun hem işlevsel hem de dekoratif bir elemanı olması gerekiyor ancak başka faktörler de var. Örneğin, makul fiyat ne, hangi malzemeleri seçebiliriz ve sabit, birinci sınıf kaliteyi nasıl garanti edebiliriz? Yalnızca tüm bu soruların yanıtlarını bulduğumuz zaman tasarım ekibinin üzerinde çalışmaya başlayabileceği teknik özelliklerin bir listesini oluşturuyoruz."
Kağıttan prototipe
Ardından tedarikçilere, kağıt üzerinde ilk prototipin temeli olan ayrıntılı CAD çizimleri, daha sonra bir çalışma prototipi gönderilir. Kerkhof: "Her şeyi bir çalışma modeli kullanarak tam anlamıyla test ediyoruz. Örneğin, montajın zorluk derecesine, braket tasarımının su geçirmez olup olmadığına, kabinin üst kısmından her şeyin nasıl göründüğüne ve 'hissettirdiğine' bakıyoruz. Elbette güvenlik de önemli bir unsur. Tavan çubuğunun her koşulda kabine sabit şekilde kalması gerekir ve kamyonlarımızın bazen çalışması gereken zorlu koşulları biliyoruz." Van Lotringen devam ediyor: "Bir şeyin sabitlendiğini söylüyorsak o şey gerçekten sabit demektir. Test programlarımızla çok uzun süre çalışıyoruz çünkü aksesuar geliştirmeyi kamyon geliştirme kadar ciddiye alıyoruz. Ürünlerimizin kalitesinden ve güvenliğinden tamamen memnun olmamız gerekiyor. Stil ve işlevsellik bir arada ilerlediği için 'görünüm' konusunda da zorlu talepleri karşılıyoruz. Ancak bundan sonra nihai prototipi üretmeye başlıyoruz."
Üretime kadar ölçeklendirme
Kerkhof'un da açıkladığı gibi, yeni DAF aksesuarlarının piyasaya çıkması aylar ve hatta yıllar sürebilir. "Tedarikçilerin malzeme satın alması, kaynak fikstürü oluşturması, bükme sistemleri tasarlaması ve hatta bazen tam bir üretim hattı kurması gerekiyor. İlk fikirden nihai aksesuara kadar hepimiz uzun bir yolculuğa çıkıyoruz. Arada sırada engeller, aksaklıklar ve beklenmedik duraklamalarla karşılaşıyoruz. Ancak bunların hepsi nihai ve ortak hedefimizde ortaya koyuluyor. Hedefimiz her şeyin, her zaman mükemmel olması."
En İyi 5 DAF aksesuarı
1. DAF Cool Ultimate, bağımsız klima
2. DAF Gece Kilidi
3. DAF Tekstil ve Kauçuk Paspaslar
4. DAF Tavan Çubuğu
5. DAF Mikrodalga Fırın
Bildiğiniz sarı değil
Yeni nesil DAF, yeni XD, XF, XG ve XG+ modelleriyle DAF tarihindeki en büyük tasarım ve geliştirme projesi. Bu nedenle yeni araçların ışıltılı, çarpıcı ve modern "Toskana Sarısı" renkte sunulması bununla uyum sağlıyor.
DAF tasarımcısı Bart van Lotringen şöyle diyor: "Lansman rengi bir renkten daha fazlasıdır, bir iletişim aracıdır. Yeni ürününüze olan ilgiyi artırmak ve her broşürde ve her tanıtım videosunda kalitenin parlamasını sağlamak istiyorsunuz. Tabii ki müşteriler araçlarını bizden istedikleri renkte sipariş edebilirler. 3.000 farklı renk sunabiliyoruz, bu nedenle hemen her taşımacılık şirketi kendi şirket rengini bulabilir. Kamyonlarımızın yaklaşık yüzde 70'i beyaz renkte sipariş edilse de insanlar yeni kamyonlarımızı ilk kez gördüğünde lansman renginin önemli bir tetikleyici olduğunu biliyoruz. Renk ne kadar etkileyici olursa araç o kadar fazla dikkat çekiyor."
DAF, yeni nesil kamyonları piyasaya sunmak için parlak, yüksek kaliteli bir renk arıyordu.
Rengin oynadığı rol
DAF, Wuppertal'da Axalta Coating Systems tarafından geliştirilen boyaları kullanıyor. Elke Dirks, 1995'ten bu yana firmada OEM renk tasarımcısı olarak çalışmakta. "İnsanlar rengin oynadığı rolü hafife alıyorlar," diyor. "Yeni bir ürün gördüğümüzde fark ettiğimiz ilk şeyin renk olduğunu unutmayın. Yalnızca araçlarda değil, her şeyde birkaç saniye içinde rengi fark ederiz. Ancak bundan sonra şekli, üretildiği malzemeyi ve kaplama ile işlevi fark ederiz. İyi seçilmiş bir renk, insanların satın alma kararlarının yüzde 80'ini etkileyen güçlü bir duygusal etkiye sahiptir."
Trendler
"Bart van Lotringen bize ulaştığında yeni nesil DAF'ı piyasaya sunmak için parlak, yüksek kaliteli bir renk aradığını açıkladı" diye anlatıyor Axalta'da Renk Talebi Yöneticisi Martin Steinmüller. Bart "o anda aklımda belirli bir renk yoktu" diyor. "Bu nedenle mevcut renkler üzerinde çalıştık, böylece estetik ve teknik açıdan neyin uygun olacağını görebildik. Neyse ki Elke Dirks bize yardımcı oldu, kendisi endüstriyel renk trendleri hakkında çok şey biliyor. Bu sayede renk sayısını hızla azalttık ve arayışımıza odaklandık."
Martin Steinmüller,
Renk Talebi Yöneticisi - Axalta.
Duygular
Elke Dirks: "İnsanların araç renklerine ilişkin tercihleri sürekli değişiyor, bu nedenle bunları yakından takip etmeniz gerekir. Bu, zamanın ruhuna ve müşteri grubuna çok bağlı ancak yeni pigmentler de önemli bir etkiye sahip. Eskiden müşteriler 'sadece güneşli bir sarı istiyorum' gibi şeyler söylerdi. Bugünlerde müşteriler bir rengin verdiği hisse veya belirli bir duyguya daha fazla önem veriyor. Bart da böyle yaptı. DAF'ın yaklaşan lansman rengi olumlu, kaliteli, dinamik ve güçlü olmalıydı. Bu nedenle, ilk başta tek bir renk değil, üzerinde çalışabileceğimiz bir dizi cesur, parlak renk kullandık."
Parlaklık tercihi
"DAF olarak, parlak tanıtım renklerini tercih ediyoruz," diye ekliyor Bart van Lotringen. "Bunun nedeni kamyon kabininin büyük dikey yüzeyleri olması. Işık, örneğin bir otomobildeki yatay yüzeylerle karşılaştırıldığında bu yüzeylerden çok farklı bir şekilde yansıyor. Yeni Nesil DAF için son derece parlak bir renk istiyorduk. İşte bu noktada Martin Steinmüller devreye girdi, çünkü parlak renkleri karıştırmak ve doğru miktarda doygunluk elde etmek kolay değil. Sonunda Martin, seçebilmemiz için onlarca rengi karıştırdı. Yeni ürün yelpazemizin konturlarını tam olarak hangi renklerin göstereceğini görmek için birkaç ölçekli model kamyonda püskürtme çalışması yaptık."
Bildiğiniz sarı değil
"Otomotiv renk tasarımı farklı tonları kullanmakla ilgili. Etki, parlaklık ve kullanılan pigmentlerin arasındaki karşılıklı dengeyi kurmanız gerekiyor," diye açıklıyor Elke Dirks. "DAF kamyonları mükemmel aerodinamik özellikleri ve güçlü kıvrımları sayesinde etkileyici. Bu şekillerin renk üzerinde de bir etkisi var. Doğru rengi seçerseniz tasarımı daha da iyi gösterebilirsiniz." Bu noktayı göstermek için Toskana Sarısı renkle püskürtme çalışması yapılmış çelik bir plakayı esnetiyor. "Büküldüğünde rengin nasıl değiştiğini görebiliyor musunuz? Bu Toskana Sarısında sarı tonların tamamı gizlenmiş durumda. Açıktan koyuya ve yüksek parlaklıkta noktalara kadar harika bir geçiş sunuyor. Sadece sarı renkten çok daha fazlası!"
"Otomotiv renk tasarımı yalnızca farklı tonlarla ilgili değil. Etki, parlaklık ve kullanılan pigmentler arasındaki karşılıklı dengeyi kurmanız gerekiyor"
Elke Dirks,
OEM renk tasarımcısı
Kusursuz
Kamyon için bir renk seçmek önemli bir konu ama kullanılan her yerde rengin aynı görünmesini nasıl sağlayacaksınız? Bart Lotringen için bu gerçekten zor bir görevdi. "Her vakayla ayrı ayrı ilgilenmeniz gerekiyor. Doğal olarak, kamyonun kendisiyle başladık ve renk tam olarak ortaya çıktı. Ardından görevimiz, Toskana Sarısının videolarda, fotoğraflarda ve broşürde her yerde aynı görünmesini sağlamak. Ayrıca değerli modellerimizin mükemmel aydınlatma altında sergilendiği IAA Ticari Araçlar Fuarı 2022 gibi fuarlarda da aynı görünüme sahip olması gerekiyor. Promosyon rengi için son tercihimizi yaparken tüm bu faktörleri göz önünde bulundurduk. Seçimimizle gurur duyuyorum."
Trendler
Kamyonların renk trendleri genellikle arabaların renk trendlerinden farklıdır. "Son birkaç yıldır, bu trend daha çok 'grinin elli tonundan' biriydi" diyor Elke Dirks. "Ancak sarı daha popüler hale geliyor ve gelecek için umut verici bir renk." Bart van Lotringen kamyonlarda da benzer bir durum görüyor. "Geçen yıl Toskana Sarısı yeni nesil kamyonlarımızı piyasaya sürdüğümüz zaman bu muhteşem rengin taşımacılık şirketlerinin zihinlerine nasıl girdiğini gördük. O zamandan bu yana, sarı kamyonların sipariş sayısı iki katına çıktı."
"Lansman rengi bir renkten daha fazlasıdır, bir iletişim aracıdır"
Bart van Lotringen:
Tasarım Direktörü
Toskana Sarısı tam olarak ne?
Yeni nesil DAF'lar için Toskana Sarısı lansman rengini kağıt üzerinde yeniden oluşturmak mümkün değil. Ancak bu renk, dünyanın dört bir yanındaki baskıcıların kullandığı Pantone kartelasında (PMS kartelası) mevcut. Pantone renk kartelasında bu parlak, yumurta sarısı renge "Toskana Güneşi" adı verilir. Ancak yeni DAF'larda kullanılan Toskana Sarısı tek bir tondan çok daha fazlası. Işığın araç üzerinde düştüğü yere bağlı olarak sürekli değişen, yaşayan ve senfoni yaratan bir renk bu.
Bart van Lotringen, "Toskana Sarısı renk örneğini ilk gördüğümde bana krom metal bir yüzeyi hatırlattı" diyor. "Bu renk beni gerçekten heyecanlandırdı. Renk, saf duygudan oluşur. Ancak ilk başta aradığım şeyi açıklarken bu etkiyi tam anlatamamıştım. Bu anlamda beklentilerimi gerçekten aştı."
DAF, XD ve XF Electric ile temiz taşımacılıkta öncü konumunu sağlamlaştırıyor
DAF Trucks, Yeni Nesil DAF XD ve XF'nin ilk tamamen elektrikli modellerinin üretimine 2023 yılının başlarında başlayacaktır. DAF, taşımacılık şirketlerine 170 ile 350 kW arasında güç çıkışlarına sahip modüler güç aktarma organlı tamamen yeni bir seri sunuyor. Araçlar, batarya grubuna bağlı olarak tek şarjla 500 km'yi aşan menzile sahip olabilir.
Hazırlayan: Bert Roozendaal
DAF Trucks temiz, "sıfır emisyonlu" kara yolu taşımacılığı alanında lider konumunu bir kez daha kanıtladı. DAF, 2018 yılında Avrupa'da tamamen elektrikli dağıtım kamyonu sunan ilk kamyon üreticisi oldu. DAF'ın sıfır emisyonlu taşımacılıkta lider konumuna katılmak isteyen taşımacılık şirketlerine onlarca BEV CF Electric çekici ünitesi ve kapalı kasa kamyon satıldı.
Elektrikli taşımacılığı bir üst seviyeye çıkarma
DAF, en yeni nesil BEV araçlarıyla tamamen elektrikli kara yolu taşımacılığına bir adım daha yaklaşıyor. DAF artık nakliye ihtiyaçlarını tamamen yeni iki elektrikli motor ve şarj gerekmeden 200 ile 500 kilometre arasında değişen menzillerle beş farklı güç sınıfı sunarak karşıladığından taşımacılık şirketlerine çok sayıda seçenek sunuluyor.
Bu durumda her taşımacılık şirketi BEV aracını kendi özel uygulamalarına en uygun şekilde yapılandırabilir. Yeni DAF elektrikli araç programı, 170 kW (230 hp) çıkış gücüne sahip yeni PACCAR EX-D1 sabit mıknatıslı elektrikli motor ile donatılan Yeni Nesil XD Electric 170e ile başlıyor. Araç enerjisini, toplam 210 kWh güç çıkışı sağlayan ve 200 kilometre "sıfır emisyonlu" menzil sunan, standart iki hücreli bir batarya grubundan alır. Bu özellik, XD 170e'yi özellikle sürücünün mola sırasında veya mal yüklerken ya da boşaltırken şarj edebileceği kısa ve orta mesafelerde şehir içi dağıtım ve atık toplama için mükemmel kılıyor.
PACCAR EX-D1 elektrikli motoru, 220 kW (300 hp) ve 270 kW (370 hp) güç çıkışlarıyla 300 kilometre "sıfır emisyonlu" menzil sağlayan üç hücreli batarya grubuyla birlikte DAF XD için de mevcuttur. Taşımacılık şirketleri, beş hücreli batarya paketini seçerek tek bir şarjla 500 kilometreyi aşan maksimum menzile sahip olabilir.
DAF, daha ağır işler için hem XD hem de XF'ye 2023'ten itibaren yeni PACCAR EX-D2 güç ünitesi tedarik edecektir. Bu elektrikli motor 270 kW (370 hp), 310 kW (420 hp) ve hatta 350 kW (480 hp) olmak üzere çok daha yüksek güç çıkışları sağlar. En güçlü modeller, koşullara ve uygulamaya bağlı olarak araca 400 kilometrenin üzerinde "sıfır emisyonlu" menzil sağlayan standart dört batarya hücresi içerir. İsteğe bağlı olarak beş hücreli grup da sunulmaktadır.
Yeni DAF XD ve XF araçlarındaki çok çeşitli elektrikli motor ve batarya grupları 200-500 kilometre arasında tamamen elektrikli menziller sunar. Bu sayede DAF her "sıfır emisyonlu" uygulama için bir çözüm sunabilir.
Uluslararası
En büyük batarya grubuna sahip olmanın yanı sıra, daha güçlü PACCAR EX-D2 elektrikli motor, koşullara bağlı olarak tek bir şarjla 500 kilometrenin üzerinde menzil sağlar. Bir tam dolumla, uluslararası tamamen elektrikli kara yolu nakliyesi mümkün hale gelir. Akıllı planlama ve şarj etme, her gün 1.000 kilometrenin üzerinde tamamen elektrikli sürüşü mümkün kılar. 10 saatlik yasal sürüş sınırı nedeniyle hiçbir sürücü bunun üzerinde sürüş yapamadığından bu menzil son derece yeterlidir.
Işık hızında şarj
DAF ayrıca hızlı AC (alternatif akım) şarj teknolojisini kullanarak yeni nesil XD ve XF Electric'in şarjı ve yeniden şarjı konusunda ek geliştirmeler yaptı. Bu sayede örneğin, üç hücreli düz batarya grubu 45 dakikada %80'e kadar şarj edilebilir. Taşımacılık şirketleri artık bölgeler arası tamamen elektrikli hizmet sunabilir. Ayrıca DAF Electric, isteğe bağlı olarak sunulan ek özellikle hızlı şarj altyapısının mevcut olmadığı alanlarda daha fazla esneklik sağlayarak 22 kW doğrudan akımla şarj edilebilir.
Gövde yapımında çok yönlülük
Tüm kamyon üreticileri, batarya gruplarının kamyon gövdesine engel olmadan nereye takılacağı konusunda zorluklarla karşılaşır. DAF'ın yanıtı, kullanılabilir alanları akıllı bir şekilde kullanmaktır. Yeni Nesil DAF ile bataryaları, çeşitli düzen yapılandırmalarını mümkün kılan modüllerle birbirine bağlamak mümkündür. Sonuç olarak yeni XF ve XF Electric, gövde yapısı açısından Yeni Nesil DAF serisindeki mevcut modeller kadar çok yönlüdür. Ayrıca yan yükleyici gövdesi ve destek ayakları için de alan sunulur ve elektrikle çalışan bir PTO da mevcuttur.
Ufak farklar
Yeni DAF XD ve XF'nin elektrikli modelleri, dizel motorlu modellerle aynı çekici dış tasarıma sahiptir. Bununla birlikte, bazı küçük farklılıklar da mevcuttur, bu sayede tamamen sıfır emisyonlu bir araca baktığınızda onu hemen tanırsınız. Örneğin, Yeni Nesil BEV araçlarda ızgara ve farlar üzerinde ince mavi ayrıntılar ve biraz daha farklı bir dijital kumanda tablosu yapılandırması bulunur. Bu, sürücünün aracın kW cinsinden tüketimini ve kalan sürüş menzilini görmesini sağlar. XD ve XF Electric'teki isteğe bağlı navigasyon sistemi, genel kullanıma açık şarj istasyonlarının konumlarını bile gösterir.
DAF, şarj altyapısı sağlar
DAF'ın açıkça öne çıktığı bir konu da taşımacılık şirketlerine yeni XD ve XF modellerine uygun, özel olarak tasarlanmış geniş bir mobil ve sabit PACCAR şarj istasyonu yelpazesi dahil, eksiksiz bir şarj çözümü sunmasıdır. Ayrıca bu şarj istasyonları mevcut elektrikli CF ve LF modelleri, teslimat kamyonları ve hatta otomobiller için kullanılabilir. Tesise bağlı olarak PACCAR istasyonları ultra hızlı şarj için 350 kW'a kadar güç çıkışı sağlayabilir. DAF ayrıca müşterilerine gelişmiş rota simülasyon modelleriyle kişiselleştirilmiş satış önerileri sunarak sıfır emisyonlu elektrikli kamyonlara sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilme imkanı sağlar.
Şimdi sipariş edilebilir
Gelecek yıl yeni bir XD veya XF Electric kullanmaya başlamak istiyorsanız hemen sipariş verebilirsiniz. Araçlar farklı dingil yapılandırmaları ve kabin modelleri ile de sunulur. DAF, yeni DAF XD ve XF Electric araçlarıyla sıfır emisyonlu kara yolu taşımacılığında lider konumunu sürdürmeye devam ediyor.
Aile yadigarı
Ted Hughes, Güney Afrika'da bir taşımacılık şirketi olan Hughcor'un direktörü. Kısa bir süre önce kendisi ve kızı Siobhan için 1980'lerdeki sevgi dolu anılarını hatırlatan ilk DAF'ı XF 480 Space Cab'i satın aldı.
Hughes, tek bir damperli kamyonla Birleşik Krallık'ta 1968 yılında kendi nakliye şirketini kurdu. İşletmesi, kısa bir süre içinde büyüdü ve Avrupa'da on adet yarı römork kamyon ile çalışır hale geldi. Hughes 1980 yılında Güney Afrika'ya göç ettiğinde komşu Zimbabve'deki Swift Transport'ta üç buçuk yıl boyunca sürücü olarak çalıştı. "Bu çok öğretici bir deneyimdi" diyor. "Güney Afrika ve Avrupa'da kara yolu taşımacılığı arasındaki fark çok büyük olduğu için buna ihtiyacım vardı."
İşine bağlı
Ted Hughes, çeşitli taşımacılık şirketleri için çalıştıktan sonra Ocak 2008'de kendi firmasını yeniden kurdu. Şirketi Hughcor, gittikçe güçlenerek uzun mesafeli taşımacılıkta uzmanlaşmış başarılı bir orta ölçekli taşımacılık şirketi haline geldi. 75 yaşını dolduran Ted, aile firmasının günlük işleriyle hala yakından ilgilenmekte. Hatta o kadar enerjik ki haftada altı gün çalışmaya devam ediyor. "Bu sektör tamamen tutkuyla ilgili" diyor. "Tutku olmadan çok ilerlemek mümkün değil."
Siobhan da şirkette aktif olarak yer alıyor ve on yaşından beri kamyonlara bayılıyor.
Bayan Hughes
"Aile firması", tekrar tekrar ekin veren bir yerdir. Hughcor'un başarısı, büyük oranda firmanın Operasyon Müdürü olan Bayan Hughes'a atfedilebilir. "Ruth, şirketimizin arkasındaki itici güç," diyor Ted. Gururuysa gözlerinden okunuyor. "Sipariş kazanmak için inanılmaz derecede sıkı çalışıyor ve tüm müşterilerimizin ürünlerinin güvenli ve zamanında teslim edilmesini sağlıyor."
Ailenin kızları
Kızları Siobhan da şirkette aktif olarak rol alıyor ve on yaşından beri kamyonlara bayılıyor. "Okul tatillerinde benimle birlikte seyahate çıkardı," diye açıklıyor Ted. "Bir kitap ile yolcu koltuğuna otururdu ya da arkamdaki yatakta yatarak kitap okurdu. Ben direksiyon başındayken kahve ve atıştırmalıklar da hazırlardı." Evde çok az zaman geçiren biri olan Ted için kızıyla birlikte yolda geçirdiği o günler, son derece değerli anılardır.
Çalışmalar
Siobhan okulunu bitirdiğinde Hughcor'da çalışmaya karar verdi. Artık kendisi şirkette muhasebe, insan kaynakları ve dizel tüketim kayıtlarıyla ilgileniyor. Ted Hughes'a göre kızı, "nakliye dünyasında kendini çoktan kanıtladı." Yeni DAF, Hughcor'un sahasına çıktığında kızı hemen direksiyonun başına tırmandı ve 25 yıl önce babasının eski DAF'ının penceresinden dışarı baktığı anıları hatırladı.
Yeni DAF, Hughcor'un sahasına çıktığında kızı hemen direksiyonun başına tırmandı ve 25 yıl önce babasının eski DAF'ının penceresinden dışarı baktığı anıları hatırladı.
Tork
Hughes, 1985 yılından beri DAF kullanıyor ve bu Hollanda kamyonlarının performansından her zaman etkileniyor. Önceki DAF 95 modelindeki 430 hp (o günlere göre hiç yavaş sayılmaz) tork, tabii ki yeni DAF'ın torkuyla aynı değil. "O günlerde birçok rakibimi sollamayı başardım, hatta dik Van Reenen Geçidinden bile geçtim" diye anılarını paylaşıyor. "Arkamda 50 tonluk dolu bir yarı römork varken hem de. Elbette yeni DAF'ım çok daha etkileyici."
Yokuş yukarı
Hughes şöyle diyor: "Güney Afrika'da kamyonların saatte 80 kilometrenin üzerinde sürülmesine izin verilmese de yokuş yukarı çıkarken hızı yükseltip diğer tarafta güvenli bir şekilde yavaşlayabilmen gerekiyor. Eski kamyonlar genellikle yokuş yukarı giderken saatte 10-15 kilometrenin üzerine çıkamaz ancak bu yeni kamyonda 50 km/sa'e kolayca ulaşabiliyoruz. Bu da ortalama hızımızın yükseldiğini ve zamandan tasarruf ettiğimizi gösteriyor."
Memnuniyet
Yeni DAF'ın performansı ve yakıt tüketimine ek olarak Ted, ithalatçı Babcock'tan aracı için aldığı hizmetten son derece memnun. "DAF ile birlikte resmi tamamlıyorlar. Gelecekte daha fazla DAF satın alacağımızı rahatlıkla söyleyebilirim."
Yeni nesil nakliye konteynerlerini ne zaman göreceğiz?
Rotterdam Limanı Program Müdürü Erwin Rademaker, tüm yüklerin yaklaşık %85'inin konteynerle taşındığını biliyor. Bu, nakliye konteynerini küresel lojistik zincirindeki en standart unsurlardan biri haline getiriyor. Ama 2022 yılındayız, konteyneri biraz daha akıllı hale getirmenin bir yolu yok mu? Rotterdam Liman İdaresi bunu öğrenmek istiyor.
Hazırlayan: Bert Roozendaal
1955 yılında Malcolm P. McLean tarafından nakliye konteynerinin icadı ve Fruehauf'taki Keith Tantlinger'ın dönme kilit mekanizmasının hemen hemen aynı anda piyasaya sürmesiyle bu iki adam, taşımacılık dünyasında gerçek bir devrim yarattı. Şu anda dünya çapında yaklaşık 30 milyon konteyner dolaşıyor ve bu sayı artmaya devam ediyor.
Devasa
Nakliye konteyneri verimlilik açısından büyük kazanımlar sağlasa da 65 yılın ardından parıltısı biraz sönmeye başladı. Lojistik sektörünün bugünlerde benimsediği tüm akıllı teknolojilere rağmen, standart boyutlardaki bu su geçirmez konteyner halen tüm zincirdeki en ilkel halka.
Nakliye konteynerini dünyanın dört bir yanına göndermek, veri toplamamızı sağlıyor.
Sağır Eden Sessizlik
Taşımacılık şirketleri ve nakliye firmaları hareket halindeyken römorkla taşınan ekipman ve gönderileri giderek daha yakından takip edebiliyor. Ancak genellikle konteynerlerden sağır edici bir sessizlikle karşı karşıya kalıyorlar. Çin veya Güney Amerika'nın kıyı topraklarında bir yere giden bir yük olduğunda yalnızca her şeyin sağlam olup olmadığını, yolculuğun sonuna ulaşıp ulaşmadığını, yolda yüke müdahale edilip edilmediğini veya son varış noktasına ulaştığında bir şey eklenip eklenmediğini biliyoruz. Konteyner, yolculuğu boyunca masrafları ayrı olarak faturalandıran bir nakliye şirketinden diğerine geçerken önemli kağıt belgelerin, elektronik kayıtların veya başka bir yöntemle kayıtların konteynere eşlik etmesi gerekiyor.
Daha akıllı
Rademaker'ın konteynerleri daha akıllı hale getirme konusundaki fikirleri, Liman İdaresinin "daha akıllı" yönetim isteğiyle ilgili. "Önümüzdeki birkaç yıl içinde ilk insansız ticari gemilerin rıhtımımıza yanaştığını görmeyi bekliyoruz. Bu durumda gemilerdeki konteyner yükler üzerinde daha gelişmiş BT sistemleri bulunacak." Çünkü konteyner de kendi işlenme şekline katkıda bulunabilir. "Örneğin, konteyner içeriğini ve bu içeriğin durumunu önceden bildirebilir. Mesela yakın gelecekte bir konteynerde taşıma maliyetlerinin tümünün hemen belirlenmesini sağlayan bir tür e-cüzdan olabilir. Konteyner, yükleyiciye ve alıcıya bir trende taşındığını, bir yerde beklediğini veya yasa dışı bir şekilde açıldığını bildirebilir. Neredeyse her şey mümkün."
Tüm yüklerin yaklaşık yüzde 85'i konteynerle taşınıyor.
Container 42
Rademaker, vizyonunu "Container 42" ile uygulamaya koydu. Bu nakliye konteyneri, araştırma amacıyla cihazlar, sensörler ve takip ve izleme sistemleri ile donatıldı, ayrıca konteyner kapaklarında sağlam gömme kilitler bulunuyor. Konteynerde bir de "yük" var. "Konteyneri dünyanın dört bir yanına göndererek yolculuğun devamlılığı hakkında bilgi edinebiliyoruz. Bu işlem örneğin sıcaklık, nem, sarsıntı, konteynerin eğim açısı gibi verileri toplamamıza olanak tanıyor. Ayrıca cihazların yoldaki dayanıklılığını ve yerine getirmeleri gereken şartları nasıl karşıladıklarını öğrenmek istiyoruz."
Yanıt 42
"42" sayısı konteynerin büyüklüğüne değil, Douglas Adams'ın 7,5 milyon yıl sonra her şeye verilen evrensel yanıtın 42 olduğunu tahmin ettiği bir bilim kurgu kitabına atıfta bulunuyor. "Elbette bu kadar uzun sürmesini istemiyoruz" diyor ve gülüyor Rademaker. "Konteynerimiz her şeyin evrensel yanıtı da değil. Nakliye konteyneri başına yaklaşık 1.000 Euro'luk bir yükseltme ile bu çözümün önümüzdeki yıllarda taşımacılık alanında çok daha akıllı bir rol oynayabileceğini düşünüyorum. Bu 30 milyon konteyner için çok büyük bir miktar gibi görünebilir ancak küresel ölçekte çok küçük bir meblağ. Her şeyin tek seferde yapılması da gerekmeyecek. Zaten küresel bir nakliye birimimiz var. Şimdi tek yapmamız gereken seviye 2.0'a geçmek."
"İstek listemizin en başında"
Almanya'da Haiger'da bulunan STL Logistik AG, ağır hizmet tipi ve özel taşımacılık alanında Avrupa'nın önde gelen isimlerinden biri. Geçen yıl şirket, "daha görmeden" üç adet DAF XG+ çekici ünitesi satın aldı. STL o kadar memnun kaldı ki hemen altı adet daha sipariş verdi.
Metin: Oliver Willms
Fotoğraflar: Steffen Löffler
Şirket sahibi/genel müdürü Jörg Reichmann, son derece ağır ve büyük yükler ve bunların taşıma sırasında nasıl davrandıkları hakkında her şeyi biliyor. Şirketinin Almanya'nın federal Hessen eyaletinde güçlü bir itibara sahip olması boşuna değil. Çünkü son 28 yıldır bu şirket, köklü kömür ve çelik endüstrisi ve burada bulunan tüm tedarikçiler için uzun zamandır ilk çağrı noktası. Büyük, ağır, yüksek veya geniş bir yükün taşınması gerektiğinde bu şirkete güvenebiliyorlar. Reichmann'ın müşterileri arasında kazan ve silo üreticileri, metal presleme alanında uzmanlaşmış firmalar ve büyük çelik halka üreticileri yer alıyor. Bu tür ürünlerin çapları genellikle beş metreden fazla olduğundan standart bir yarı römorka kolayca sığmazlar.
Eğimli yüklerin taşınmasında lider
Reichmann, büyük boyutlu bileşenlerin hidrolik mekanizmalar kullanılarak açılı bir şekilde taşınması için özel bir alçak yükleyici geliştirmek üzere yerel römork uzmanlarıyla bir araya geldi. STL, büyük kurulumlar için çok sayıda bileşeni taşımayı ve dış boyutların yasal sınırlar dahilinde kalmasını bu şekilde başarıyor. "Yenilikçi mühendisliğimiz, müşterilerimize geleceğin taşıma teknolojisini bugünden sunmamıza olanak tanıyor" diyen Reichmann, şirketin sektördeki lider konumunu teyit ediyor. Rakipler de boş durmayıp eğimli yükleri taşımaya başlamış olsa da STL, bu tür sıra dışı yükleri taşımak söz konusu olduğunda hala Avrupa sanayileri tarafından lider kabul ediliyor.
DAF ile 10 yıl
Çapraz konuma yatırılabilen üç hidrolik yükleme tablalı düz yükleyicilere ek olarak STL, 28 metreye kadar uzatılabilen tenteli ve 8-27 metre uzunluğundaki çeşitli alçak yükleyicilerle de çalışır. Ayrıca 29 metreye kadar uzatılabilen düz yataklı yarı römorklar ve teleskopik düz yataklı römorklar da kullanır. "Daha sıra dışı işler" için ise STL mega römorklar, tenteli ve düz yataklı römorklardan yararlanır. STL, standart 480 hp 4x2 çekicilerden başlayarak çekici ünitelerine bağlı yaklaşık 140 römork ünitesi çalıştırır. Bunlardan bazıları alçak şasili bir yapılandırma kullanır. STL, zorlu işler için 6x2, 6x4 ve 8x4 yapılandırmalarında daha güçlü araçlar kullanır ve bunların büyük bir kısmı DAF'lardır. Reichmann, Siegeb'deki yerel DAF bayisiyle çalışarak 10 yıldan uzun süredir düzenli bir DAF müşterisi. STL'nin dikkatli bir şekilde bakım yapılan filosundaki kamyonların yarısı DAF. 105 çekici ünitesinin hiçbiri dört yaşın üzerinde değil ve DAF'ların çoğu sınıfının en iyisi XF çekici üniteleri. Geçen Ekim ayında STL, 50. DAF aracı olan 530 hp XF FTG 6x2 modelini tüm gerekli kutlamalarla kullanıma sundu.
"Kendi sürücü akademimizi oluşturduk."
Jörg Reichmann,
Şirket sahibi/genel müdür STL Logistik AG
Yeni ufuklar
Bu araç, şirketin birkaç aydır gözdesi ancak STL'deki üç sürücü için standartlar o zamandan bu yana alan, lüks, konfor ve güvenlik açısından daha da yukarı çıktı. Bunun nedeni, birkaç ay önce üç DAF XG+ çekici ünitesinin STL'nin filosuna katılması. Ayrıca Reichmann, isteğe bağlı ek özellikleri de atlamadı. Sürücülerin kalp atışlarını hızlandıracak birçok standart özelliğin yanı sıra yeni kamyonlarda bağımsız klima, döner sürücü koltuğu ve elektrikli ayarlanabilir dinlenme yatağı gibi isteğe bağlı ek özelliklerle donatıldı. Hatta STL o kadar etkilendi ki Yeni Nesil DAF'tan hemen altı tane daha sipariş etti.
Broşür
"İlk DAF XG+ modelimizi yalnızca broşüre dayanarak sipariş ettik" diye açıklıyor filo yöneticisi Thomas Schubert-Wirth. "Hollanda'da hiç kimse Yeni Nesil DAF'ı bırakın sürmeyi, yakından bile görmedi. Ancak tasarım ve DAF'ın yeni kamyon kabinlerine ve araç boyutlarına ilişkin en son AB yönergesini tutarlı şekilde uygulaması bizi çok etkiledi."
"DAF XG+, yüksek tavanı ve benzersiz 12,5 metreküp çalışma ve yaşam alanı sayesinde sürücüler arasında popüler ama aynı zamanda her alanda kalplerini kazandı."
Thomas Schubert-Wirth,
Filo Yöneticisi
Cesur hareket
Bu cesur bir hareketti ancak sonunda karşılığını verdi. STL Logistik, Almanya'da DAF XG+ araçlarını şirket renklerinde kullanan ilk şirketlerden biri oldu. "İlk başta, bu kadar büyük bir kabinin yüksüz ağırlığının önceki XF'ye kıyasla aracın genel yük kapasitesi üzerinde olumsuz bir etkisi olup olmayacağı konusunda endişeliydik. Ama durum bunun tam tersiydi. Kabin 49 santimetre daha uzun olmasına, tavanın daha yüksek ve dingil mesafesinin daha geniş olmasına rağmen araç yaklaşık 150 kilogram daha hafif! O kadar büyülendik ki hemen daha fazla XG+ kamyon sipariş ettik." STL, düşük işletme maliyetlerine ek olarak sürücülerin kalbini kazanmak ve aklını çelmek için bir fırsat da görüyor. Schubert-Wirth, "Yeni DAF'a bayıldılar" diyor. "XG+, yüksek tavanı ve benzersiz 12,5 metreküp çalışma ve yaşam alanı sayesinde sürücüler arasında popüler ama aynı zamanda her alanda kalplerini kazandı."
"DAF her zaman iyiydi ancak yeni DAF XG+ her şeyi başka bir seviyeye taşıyor."
Jan Halmann,
STL sürücüsü
"Tek kelimeyle muhteşem!"
STL sürücüsü Jan Halmann, her açıdan ikna olmuş görünüyor: "DAF her zaman iyiydi ancak yeni DAF XG+ başka bir seviyede." 36 yaşındaki sürücü, Hollanda'nın en önemli modelini ilk kullananlardan biri ve bu konuda son derece heyecanlı. "Oldukça ferah, buna yakın başka hiçbir model yok." Jan'a göre "sürücüler hiç bu kadar iyi bir araç sürmedi. Bence tek kelimeyle muhteşem! Dijital kumanda tablosu ise önceki modellerden çok daha önde. Ama bir şey aynı kalmış. Her şey hala sezgisel, kullanımı gerçekten kolay ve güvenli." Jan Halmann, yeni kamyonunun sürüş şekli konusunda da heyecanlı. "Her yol zemininin aynı şekilde üstesinden geliyor ve viraj alma oldukça akıcı. Önceki modelden daha da sessiz" diyor "DAF'ını" övmeye devam ederek. "80 cm'lik elektrik ayarlı, çok konumlu, geniş şilteli dinlenme yatağı, evdeki yatağımdan daha rahat. Hoşuma giden bir diğer şey de yeni Corner Eye. Kamera, kamyonun ön ve yan tarafında neler olup bittiğini inanılmaz net ve geniş bir şekilde görmenizi sağlıyor. Bu, işimi çok daha güvenli hale getiriyor."
Çalışma süresi
Meslektaşlarının çoğu gibi Jan Halmann da Almanya'nın yanı sıra Fransa, İspanya, Danimarka, Polonya ve Slovakya'da çalışıyor. Buna rağmen STL ile yılda ortalama 120.000 kilometre yol kat ediyor ve bu çok da yüksek değil. STL, kamyonlarından en yüksek çalışma süresini elde etme konusuna büyük önem verdiği için araçların kullanım ömürleri boyunca tüm bakım ve onarım işlemlerini içeren kapsamlı servis sözleşmeleri yapıyor. STL'nin atölyesi temel olarak römorkların bakımını ve kamyonların küçük onarımlarını yapıyor ancak şirket, kamyonların yetkili bir DAF bayisi tarafından servise alınmasının en iyi sonucu verdiğini düşünüyor.
Sürücüler geleceğimizdir
Kara yolu taşımacılık sektöründeki diğer birçok şirket gibi STL de sürücü bulmakta büyük zorluk yaşıyor. "Bu nedenle kendi sürücü akademimizi oluşturduk ve personeli işe almak ve elde tutmak için burs veriyoruz" diyor şirket sahibi Reichmann. "Ancak onlara başka bir şey daha sunmanız gerekiyor. Bu noktada yeni DAF XG+ önemli bir rol oynayacak, çünkü bu araçların sürücülerin istek listelerinin en başında yer aldığından eminim."
"Uluslararası taşımacılık için standardı belirliyor"
Yeni DAF XG+, Malaga'dan Eindhoven'a 2.500 kilometrelik test sürüşü sırasında International Truck of the Year 2022 unvanını hak ettiğini kanıtladı.
Metin: Oliver Willms
Fotoğraflar: Andreas Techel
Yeni DAF XF/XG/XG+ kadar yenilikçi bir kamyon görmemizin üzerinden uzun bir süre geçti. DAF, boyut ve ağırlıklarla ilgili yeni AB yönetmeliklerini uygulayan ilk ve şu ana kadar tek kamyon üreticisidir. Bu, ilk sunumlarda bile belirgin şekilde görünen büyük bir adım oldu. DAF tasarımın yanı sıra teknolojiyi en üst düzeye taşıdı ve iç mekanların kalitesi birinci sınıf segmentin en iyileri arasında yerini aldı.
Dönüm noktası
Her şey harika ancak kamyonu izlemek için almıyoruz. Kamyonu sürmek, deneyimlemek, içinde yaşamak ve gerçek hayatta nasıl performans gösterdiğini görmek istiyoruz. DAF, yeni üstün kaliteli modeliyle geleceğe giden yolu göstermek istiyor. O zaman görelim; ancak tercihen karşılaştırma rakamları, test şemaları ve tork özellikleri olmadan. "Yeni modeli" sınava tabi tutmak ve tam anlamıyla deneyimlemek istiyoruz. Bunun için Malaga'dan Eindhoven'a uzanan bir dayanıklılık testinden daha iyi bir yöntem olamaz. Model, Sierra Nevada ve Belçika Ardennes'de dağ manzaralarıyla Avrupa'nın tam ortasından geçiyor. Madrid, Paris ve Brüksel'de trafiğin yoğun olduğu saatlerde devam ediyor, Atlantik Okyanusu'nun yanındaki ikincil kıyı yollarında adeta kayarak ilerliyor ve Anvers limanlarının akıl sır ermez sonsuz labirentinden süzülüyor. Bu kamyon farklı. Bir dönüm noktasını temsil ediyor ve bunu hemen görüyorsunuz. Kabine adım attığınız anda bu his daha da güçleniyor.
"DAF, öğleden sonra hava emişinden gerçek Atlantik denizi havasını içine çekiyor."Oliver Willms, çeşitli Alman ticaret dergileri için çalışan serbest gazetecidir ve "International Truck of the Year" jürisinin Almanya adına üyesidir.
Küçük ev
Yeni DAF XG+'ı kısaca şu şekilde özetleyebilirsiniz: Büyük! Kamyonun dış kısmı etkileyici görünmekle kalmıyor aynı zamanda DAF'ın yeni üst modelindeki kabin aslında Super Space Cab'in üzerinde yükseliyor. Bu kabin eskiden iç alanın kullanışlılığı yönünden Avrupa şampiyonu olmuştu. Ancak şimdi XG+ daha fazla alan sunulabileceğini gösteriyor. Bu araç bir iş yerinden ziyade bir oturma odası sunuyor. Kabin, kendi içinde neredeyse bir küçük ev, hatta uluslararası taşımacılık için prestijli bir motorlu ev boyutundadır. Daha geniş bir kabin bulamazsınız! On iki metreküp kapasiteyle DAF bugüne kadarki en büyük kabinini üretti.
Oturma konumu o kadar rahat ki evde en sevdiğiniz koltukta ayaklarınızı uzatıp oturuyor gibi hissediyorsunuz. Sürüş için ihtiyacınız olan her şeye kolayca ulaşabilirsiniz. Oldukça geniş ön cam, düşük sürtünme katsayısıyla A direklerinin etrafında düzgün bir kavisle uzanıyor. Ayrıca, alçak pencere çizgisi önünüzdeki yolu mükemmel bir şekilde görmenizi sağlıyor. Bu tasarım, muazzam görüş açılarına rağmen diğer kamyon sürücülerinin meraklı bakışlarından koruyacak yeterli mahremiyet sağlar. Biz de yoldaki diğer sürücülerin çok fazla ilgisini çektik. Rahat ve kalın, deri kaplamalı direksiyon simidi, geniş ayarlama açıları sayesinde benimki dahil her vücut boyutuna uyacak şekilde kolayca ayarlanabilir. İşte böyle, kontak anahtarını hızlı bir şekilde çevirerek geleceğe doğru yolculuğumuza başladık. Fark ettiğimiz ilk şey, yolcu otobüsü motoruna benzer yumuşak ve zarif bir ses çıkması. Ancak yolcu otobüsü motoru, sürücünün tam 12 metre arkasında motor bölmesine monte edilir.
Direksiyon simidindeki düğmeler, sürüş sırasında dokunmatik ekranda yağlı parmak izleriyle karşılaşmanızı engeller.
Motor bölmesi
DAF'ımızın motoru zeminin altında ancak zeminin ortasında yalnızca beş santimetre yükseklikte bir bölüm dışında motor bölmesiyle ilgili pek fazla bir şey görmezsiniz. 480 hp, altı silindirli MX-13 motor, 2.500 Nm tork sağlar ve yeterli çekiş gücünden fazlasını vadeder. Bu harika model, güçlü XG+ aracımızı bile 60 km/sa hızın altına düşüren İspanya Autopista otoyolunun meşhur uzun ve dik yokuşlarında Sierra Nevada'da bu özelliğini sergileme fırsatı buldu. Ancak toplam 40 ton taşıdığımız için bu kadarını zaten beklememiz gerekir. Ayrıca motor, tırmanışı büyük bir dengeyle yönetiyor ve Tahmini Hız Sabitleyici 12 vitesli Traxon otomatikleştirilmiş şanzımanla mükemmel uyum içinde çalışıyor.
Sorunsuz sürüş
Tüm bu özellikler sayesinde, dikkatimizi direksiyon başında olmamızın gerçek nedenine tam olarak verebilir, önümüzdeki yola konsantre olabilir ve gerçek sürüşe odaklanabiliriz. Üstelik tüm bunları yaparken İspanya'da Sierra Nevada'nın muhteşem dağ manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz. Bu an, yaşayacağımız birçok unutulmaz anlardan ilki. Bu DAF, aşık olacağınız bir kamyon. Tam hidrolik direksiyon, Endülüs yamaçlarında 40 tonluk kamyonu yumuşak ve keskin bir hassasiyetle yönlendiriyor. Direksiyon simidine elektro-hidrolik sistemde olduğundan daha fazla kuvvet uygulamanıza gerek yok. Mükemmel hassasiyetle en iyi noktaya ulaşılıyor.
Anvers limanındaki tarihi bir ambarın yanında tablo gibi bir park yeri.
Güçlü motor freni
Aynı durum yeni MX motor freni için de geçerli. Dik İspanyol yokuşları eşit derecede dik inişlere doğru zarif bir şekilde kaydıkça bu özelliği yakinen test ettik. DAF'ın etkileyici 500 hp frenleme kuvveti devreye alındığında motor freninin inişi zahmetsizce hallettiğini hissediyoruz. Bu DAF'ta kesinlikle retarder gerekmiyor. Yokuşlardaki çekiş gücü ve inişlerdeki frenleme kuvveti, Güney İspanya'nın dağ eteklerinde gezimizi gerçek bir şölen haline getiriyor. Diğer kamyon sürücülerinin bize ayak uydurmak için ne kadar zorlandığını gördüğümüzde bu durum net bir şekilde ortaya çıktı. Yaşadıkları coşkunun bir göstergesi olarak yalnızca başparmaklarıyla onay işareti yapabildiler. Yokuş yukarı giderken ve diğer kamyonları zahmetsizce sollarken çok daha fazla başparmak gördük, bu da hoş bir manzaraydı. Ancak diğer sürücülerin tekerlekler üzerindeki bu şahesere olan saygısını asıl DAF'taki mühendisler hak ediyor.
Yüksek oranda ayarlanabilir
XG+ aynı zamanda daha uzun veya ağır sürücü için konforlu bir iş yeri. Koltuğu römorkun neredeyse ortasında bir konuma geri getirmek mümkün. Yeni direksiyon kolonunu Routemaster gibi yatay veya Ferrari gibi dik olacak şekilde neredeyse her konuma ayarlayabilirsiniz. Ön cam sileceklerinin ve motor freninin kumanda kolu beklediğiniz yerlerde ve direksiyon simidindeki düğmeler sürüş sırasında dokunmatik ekranda yağlı parmak izleriyle karşılaşmanızı engelliyor. Bu araç her sürücünün hayalindeki iş yeri. Panoramik ön camdan görüş, kendinizi sinemada gibi hissetmenizi sağlıyor ve DAF sürücüsü olarak her zaman en iyi koltuğa oturuyorsunuz. Muhteşem bir beyaz perde!
Dijital aynalar
XG+'nın dışındaki her şey aerodinamik tutarlılığı korumakla ilgili olduğundan dijital aynalar çok önemli. Kamera sistemi dağlarda, güneşli yollardan dağ tünellerine hızlı değişimlerle zorlu bir sınavdan geçiyor. Ancak kesinlikle hayal kırıklığına uğramıyorsunuz. Hatta durum tam tersi! A direğine bitişik olarak monte edilen ince ekranlarda, sistemin aydınlıktan karanlığa değişimlere kısa bir süre içinde keskin bir şekilde uyum sağladığını görüyoruz. Genellikle az ışıklandırılan tünellerde arka görüş pazardaki en iyiler arasında yer alıyor. Elektronik kısımlar görüntüyü geliştirdiğinden bu kamera aynalarla normal aynalardan çok daha fazlasını görebiliyorsunuz. Bu, aynı zamanda alacakaranlıkta ve dışarısı zifiri karanlık olduğunda bile geçerli; ekranlar normal bir ayna kadar iyi performans gösteriyor.
Kemanlar
Dağdaki birçok tüneli aşarak arkasında bırakan Tuscan Yellow ekspres trenimizle Madrid'in ışıklarını uzaktan hayal meyal görmeye başlıyoruz, bu da bizi ilk durak noktasına yönlendiriyor. Saat geç oluyor ve güneş ufuk çizgisinin altında batıyor. Yeni LED farların güçlü huzmeleri, yoldaki güvenliğimize değerli bir katkı sağlıyor. Yeni DAF yataklarında birkaç saat dinlenmek için gece yarısı park ediyoruz. Yerden 220 cm yukarıda yatağımda yatarken yukarı baktığımda gökyüzünü görebiliyorum. Bu devasa alanda neredeyse yankılanan keman sesleri duymayı bekliyorum. Elbette bu mümkün değil ancak XG+ kabininin depolama alanı önceki model Super Space Cab gibi dipsiz bir kuyu. Bavullar, erzak ve iki sürücünün uzun yolculuklarda yanlarında taşıdığı diğer her şey, araçtaki birçok bölmeden birinde zahmetsizce gözden uzak şekilde saklanıyor. Döner koltukları ve kumanda tablosundan dışarı kaydırılarak açılan tepsiyi eklediğinizde, bu geniş kabin bir dairede bulduğunuz konforun neredeyse aynısını sunuyor. Tek eksik bir duşakabin.
Avucunuzun içi gibi
15 santimetrelik kalın konforlu şiltede gece iyi bir uyku çekip bağımsız klimanın taze havasını solusam da ertesi sabah istediğimden erken geliyor ve yolculuğumuza devam etmemiz gerekiyor. Programımız yoğun ve çeşitli kamyon duraklarında diğer sürücülerle birer saatlik ziyaretin yanı sıra bir fotoğraf ve video çekimi de yapmamız gerekiyor. DAF sonunda hava emişinden gerçek Atlantik denizi havasını içine çekerken saat öğleden sonrayı buluyor. Ardından Bask'ta sörf alanına yakın birkaç kilometrelik dar kıyı yollarında aracı bir yol tutuşu testinden geçiriyoruz. Hem kabin deneyimi hem de güç aktarma organları yıldızlı pekiyiyle geçiyor. Deniz manzaralı ve virajlı yolun sonuna geldiğimizde, diğer birkaç sürücü ile kahve içerek deneyimimizi paylaşıyoruz. Mahmud çok güvendiği DAF XF'si ile yıllardır yolculuk ediyor ve Güney İspanya'dan Benelüks bölgesine rotayı avucunun içi gibi biliyor. Ancak bize ne kadar ipucu verirse versin gözlerinin sürekli olarak yeni DAF'ımıza takıldığını görüyoruz. Ona aracı açıklayarak tanıttıktan sonra bu Fransız sürücünün yakında filo yöneticisiyle acil bir görüşme yapacağını biliyoruz.
Şasi testi
Dar bir kıyı yolunda bu heyecan verici gezinin ardından otoyola ve Fransa sınırına doğru yola geri dönüyoruz. Zeminin acınası durumu, şasinin yapılandırmasını kolayca test etmemizi sağlıyor. Beklendiği gibi, yaylar ve amortisörler İspanyol hükümetinin bize sunduğu işkence ile sorunsuz bir şekilde başa çıkıyor. Sonuçtan memnun kaldığımız için bu, DAF'ın lehine işaretleyebileceğimiz başka bir unsur. DAF'ta herhangi bir sorun bulmanın zor olacağı açıkça anlaşılıyor. Tamam, belki motor freni uyarı lambası biraz küçük olabilir. Kılı kırk yarıyor olabiliriz çünkü ışık olmasa bile özelliğin iyi çalıştığını hissedebiliyorsunuz. Ayrıca, direksiyon ayarlarının oldukça geniş şekilde yapılabilmesi nedeniyle koltuğunda gerinerek oturan sürücüler tüm anahtarları göremeyebilir. Ancak bu, sürücünün kontrol edebileceği bir nokta ve her zaman daha aktif bir koltuk konumu seçebilirsiniz.
Gereksiz süslemeler yok
Dikkatimizi çeken başka bir şey de bu sağlam DAF'ın fazladan özelliklerle tepeleme doldurulmaması. Bu gibi durumlar genellikle sürücüyü değil pazarlamayı daha çok ilgilendiriyor. Araçta aşırı mühendislik yok ancak bir sürücünün ihtiyaç duyduğu ve isteyebileceği her şeyi buluyorsunuz. Merkezi ekrandaki dokunmatik ekranla ve özellikle direksiyon simidindeki düğmelerle kontrol edilen özellikler arasında çok iyi bir denge kurulduğunu düşünüyoruz. Buradaki motto "elleriniz direksiyonda, gözleriniz yolda olsun". Bundan fazlası aşırı seçenekler içinde kaybolmanıza neden olabilir. Ayrıca elektronik olarak kumanda edilen park frenini veya güvenilir pnömatik kolu tercih edip etmeyeceğinizden emin değilseniz DAF her ikisini de sunuyor.
Şampiyonlar ligi
Yeni DAF'ın Avrupa kamyonlarının Şampiyonlar Liginde olduğu açık. Önceki modellerden daha pahalı olsa da en yüksek kaliteyi sunuyor ve her zamankinden daha iyi. Üç günlük turumuzda ilerledikçe daha fazla takdir ettiğimiz kaliteli kaplamalara ve artan yük seviyesine rağmen ekstra ağırlık oluşmadı. Sürekli olarak yeni şeyler keşfediyor ve aracı yeni açılardan görüyoruz. Örneğin, ayna ekranına yansıtılan çizgiler doğru manevra veya sollama yapmanıza yardımcı oluyor ve kameralar köşelerde de kaydırılabiliyor. Panoramik ön cam, yolun mükemmel bir şekilde görülmesini sağlıyor ve kör nokta yardımcısı gerektiği gibi çalışarak güvenliği önemli ölçüde artırıyor. Ancak DAF'ın en büyük değeri sürücüye sürekli olarak dikkat etmesi. XG sürücüleri her zaman direksiyon başında rahat ve sağlıklı bir konumda oturabiliyor ve koltuk ayarı seçimleri açısından şımartılıyor. Tabii ki belirli sınırlar var ve anlaşılabilir nedenlerden dolayı sürüş sırasında döner koltuğun kolunu hareket ettiremiyorsunuz. Bunu yapmanız halinde, direksiyon başında daha disiplinli olmaya zorlayan bir dizi kulak delici bip sesi duyuyorsunuz. Bu sesli uyarının dışında yeni DAF inanılmaz derecede sessiz. Hatta pencere açıkken otoyolda en yüksek hızda sürüş yaparken bile sessiz olması sizi şaşırtabilir. Ön camın aerodinamik kıvrımları, yumuşak bir uğultu dışında bir şey duymamanızı sağlıyor. Bunun hoş bir yan etkisi olarak yüzde 20 oranında geliştirilen aerodinamik yapı sayesinde yan camlar kötü hava koşullarında bile temiz kalıyor. DAF ayrıca çatlakları ve birleşim yerlerini yalıtarak ve sağ spoylerlerin doğru yerlerine elastik kauçuk uçlar takarak tavandan tampona aracın etrafındaki hava direncini de azalttı. Bu nedenle kamyonun ön tarafında basamak plakası yok. DAF artık ön camı temizlemek için fırça başlıklı bir çubuk sunuyor.
Deniz manzaralı ve virajlı yolun sonuna geldiğimizde, diğer birkaç sürücü ile deneyimimizi paylaşıyoruz.
Mola
Ertesi güne yine erken başlıyoruz. Otoyolun ilk kısmını bitirdikten ve yeni mega kamyon duraklarından birinde göz alıcı bir moladan sonra, eski romantik ve geleneksel "Relais" restoranının yerini daha ticari bir tesisin aldığı açıkça görülüyor. Burada yemekler ne ucuz ne de lezzetli, atmosfer ise isimsiz ve steril. Route Nationale'den kestirme yola girmeye karar veriyoruz. Bu ücretsiz yol neredeyse bir otoyol kadar rahat akıyor ve genellikle çok daha hoş manzaralar sunuyor. Yakın zamanda kapanan Relais'le karşılaşıyor ve meraklanıyoruz. Birkaç fotoğraf çekip tekrar koltuk değiştiriyoruz. Kısa bir süre sonra bu rotada bir sonraki keşfimizi yapacağız: Bir ormanın ortasında tamamen ücretsiz geniş bir kamyon park alanı! Kilise kuleleri kadar uzun çam ağaçlarının altına park edilen kamyonlar, burayı sürücüler için sihirli bir orman gibi gösteriyor. Hemen yanındaki benzin istasyonu sadece birkaç yüz metre ötede ve burada seyahatimizin bir sonraki önemli noktasına ulaşıyoruz. Her türden aksesuarla dolu minik bir dükkan görüyoruz, sahibi ise iflah olmaz bir kamyon sevdalısı. Kamyon dünyası hala canlı ve burada yaşıyor! Bu tür kısa molalar muhteşem ama çok zaman alıyor. Cumartesi günleri Paris'teki kamyon yasağına yakalanmamak için biraz daha lastik aşındırmamız gerekiyor. DAF ve sürücü birleşerek tek bir makine oluyor. Araca koşulsuz olarak güvenebilir ve sürücü düşünülerek tasarlandığını görebiliriz.
Belçika usulü patates kızartması
Bazen işler istediğiniz gibi gider. Ertesi sabah Paris'teki yolculuğumuzda trafikle karşılaşmıyoruz. Kalbimizden Belçika'da büyük boy patates kızartması yemek geçiyor ancak Belçika'nın en iyilerinden bir külah patatesi mideye indirme hayalimiz kısa süre Anvers'in petrol limanında suya düşüyor. Kendi kendimize zorladığımız yoğun programın kurbanı oluyoruz. Ardından işler daha da kötüye gidiyor. Tarihi bir deponun yanındaki tablo gibi bir park yerinde, kahvaltı bile yapmadan devam etmemiz gerekiyor. Oraya park etmiş diğer sürücüler sarı DAF'ımızı oldukça merak ediyor. Sürücülerin zorunlu dinlenme süresinde hoşlarına giden bir meşgale haline geliyoruz ve kısa süre içinde kamyonla ilgili heyecanımızı paylaşıyorlar. Ancak XG+, artık yalnızca 90 kilometre uzaklıktaki yuvasının kokusunu almış olmalı. Limandaki kavşaklarda bir kez daha hassas direksiyona hayran kalıyoruz ve kısa bir otoyol yolculuğu sonrasında Eindhoven'daki DAF fabrikasının giriş kapısına varıyoruz. Tesadüfe bakın ki bu kapı Fransa'daki gişelerle neredeyse aynı genişlikte. Kapıdaki görevli, kornayı çaldığımızda gülümsüyor ve 2.485 kilometreden sonra zarif sarı kalemizi tek bir çizik olmadan DAF fabrikasında park ediyoruz. Kabinden çıkarken yeni fikirlerle dolup taşıyoruz. Vardığımız sonuçlar kimse için sürpriz olmayacak. DAF XG+, kanıtlanmış bir güç aktarma sistemini benzersiz genişlikte iç alana sahip bir kabinde mükemmel bir motor freni ile birleştiriyor. Bunun yanı sıra yakıt ekonomisi olağanüstüdür. Sert sürüş tarzımızla bile eve vardığımızda yüz kilometre başına yalnızca 24 litre tükettik. Başka bir deyişle: "Geleceğin görevi" başarıyla tamamlandı.
Gelecek parlak görünüyor!
10.000'den fazla heyecanlı iş arkadaşımız adına DAF in Action'ın bu sayısında size yeni XD ve XDC'yi sunmaktan gurur duyuyoruz. Dağıtım ve inşaat segmentinde güvenlik, verimlilik ve sürücü konforu konusunda yeni standartlar belirleyecek bir kamyon serisi. XD'ye prestijli "International Truck of the Year 2023" unvanını veren International Truck of the Year jürisinin kararı da bu yönde.
Yeni XD, geçen yıl International Truck of the Year ödülünü alan en iyi uzun yol modellerimiz XF, XG ve XG+ ile aynı DNA'ya sahiptir. Aynı derecede çekici ve aerodinamik bir tasarım. Kabinde benzersiz iç alan ve birinci sınıf kaplama. Harika sürüş özellikleri. Tam elektrikli model dahil son derece verimli tahrik hatları.
Tüm bunlar XD'yi dağıtım, inşaat sektörü ve çöp toplama ve yangınla mücadele gibi daha özel uygulamalar için mükemmel bir kamyondan çok daha fazlası haline getirir. XD'de ayrıca DAF'ın alternatif tahrik hatları alanındaki lider konumu da ortaya koyulur. Çok çeşitli elektrikli motor ve batarya grupları arasından seçim yapılabilir, ayrıca bu "sıfır emisyonlu" kamyonlar için kapsamlı bir servis paketi de sunulur.
Rota simülasyonları, kamyonunuz için mükemmel yapılandırmaya ve en iyi uygulamaya karar vermenize yardımcı olur. PACCAR şarj istasyonları da benzersiz derecede esneklik sunar.
Daha temiz ve daha parlak bir geleceğe giden yol!
Harald Seidel
Başkan
DAF Trucks N.V.
DAF yeni XD ve XDC'yi tanıtıyor
Hannover'daki IAA, Avrupa'nın lider ticari araç fuarıdır. DAF, "Yeni Nesil DAF ailesinin" genişleyeceğini duyurarak tamamen yeni XD ve XDC modelleriyle pazarda heyecan yarattı. Herkes aynı fikirde: "Bu, piyasadaki en cazip dağıtım ve inşaat kamyonu."
Hazırlayan: Bert Roozendaal
Bu gerçeği inkar etmek zor: Yeni Nesil XD, dağıtım pazarının yüzünü tamamen değiştirecek ve DAF'ın birinci sınıf bir marka olarak imajını güçlendirecek. Bunun nedeni özellikle DAF'ın, her açıdan daha güvenli olan, daha iyi yakıt ekonomisi sağlayan ve sürücüler için inanılmaz konfor sunan bir kamyonda daha büyük boyutlarla en son AB yönetmeliklerini uygulayan ilk kamyon markası olmasıdır. Bu, kelimenin tam anlamıyla yeni bir sınıfın başlangıcı anlamına geliyor.
Daha fazla seçenek
DAF XD, çekici üniteleri ve kamyonları olarak 4x2 ve 6x2 dingil yapılandırmalarından oluşan eksiksiz bir yelpazede Day Cab, Sleeper Cab ve Sleeper High Cab ile birlikte sunulur. 2023 yılının başlarında, inşaat sektörü için tek veya çift tahrikli 2, 3 ve 4 dingilli modeller dahil olmak üzere ürün yelpazesini daha da genişletecek (bkz. kenar çubuğu). Ardından DAF, XD modelinin "Bataryalı Elektrikli Araç" olarak üretimine başlayacak. Bu sıfır emisyonlu araçlarda 170 kW ile 350 kW arasında elektrikli motorlar ve 525 kW/sa'e kadar güç çıkışlarına sahip batarya grupları bulunuyor. Uygulamaya bağlı olarak, 200 ila 500 kilometrelik menzillere ulaşılabilecek. Bu, ara şarj gerekmeksizin tam gün dağıtım çalışması için yeterlidir.
Yeni Nesil DAF XD, dağıtım ve inşaat pazarının yüzünü tamamen değiştiriyor.
Daha büyük
Tasarım açısından yeni DAF XD ile "International Trucks of the Year 2022" ödüllü uzun yol kamyonları yeni XF, XG ve XG+ arasında birçok stil öğesi ortak. Böylece çekici, samimi ve son derece aerodinamik bir tasarım ortaya çıkıyor ve geniş iç mekandan da feragat edilmiyor. Hatta dağıtım sektöründeki sürücüler için çok değerli olan iç mekan oldukça geniş. Yeni Day Cab, sürücülerde şimdiden harika bir izlenim bırakıyor. İsteğe bağlı buzdolabı veya doğrudan fabrikada takılan üçüncü bir koltuk için koltukların arkasında bile yer mevcut! Ayrıca, XD'nin genişliği 2,5 metre ve bu sayede daha büyük benzer modeller kadar geniş.
Üstün erişilebilirlik
Kabin şasi üzerine alçak monte edildiğinden çoğu durumda yalnızca iki basamakla erişim son derece kolaydır ve basamaklar da kabine doğru yatar. Bir diğer akıllı özellik de oldukça modern ve verimli PACCAR MX 11 motorun bulunduğu alçak motor tünelidir. 220 kW/300 hp ile 330 kW/450 hp arasında güç sağlayan motor maksimum verimlilik ve sürüş konforu için TraXon otomatikleştirilmiş şanzımana standart olarak bağlanır. Tam otomatik şanzıman isteğe bağlı ek özellik olarak mevcuttur.
Üstün konfor
Kabinin ferah olması, sürücünün direksiyon başında her zamankinden daha fazla alana sahip olması anlamına gelir. Direksiyon simidi ve koltuk ayarlama aralıkları, dağıtım segmentinin tamamının en iyisidir ve DAF'ın dağıtım sürücülerine sunduğu üstün konfor seviyesine katkıda bulunur. Diğer birçok örnekten bazıları şunlardır: Tamamen yeni kumanda tablosu ile büyük, merkezi LCD ekranı, 15 cm şilteli keyifli yataklar, geniş saklama seçenekleri, çok sayıda cep ve akıllı telefon şarj soketi. Woofer ve otomatik park frenli üst düzey ses sistemi isteğe bağlı olarak mevcuttur.
XD, rahatlık sunar ve bu konuda yeni bir standart belirler. Sürüş kalitesinin ve direksiyonun rakipsiz olduğunu söylememize gerek bile yok. Ön ucun tamamen yeni tasarımı, yeni kabin süspansiyonu ve yeni arka aks bağlantısı sayesinde kamyon her koşulda sürüş keyfi sunar.
DAF, verimlilikte yeni standardı belirlemek için var gücüyle çalıştı.
Mükemmel görüş = güvenlik
Nispeten alçak oturma konumu ve alçak pencere çizgilerine sahip geniş pencereler, XD sürücüsünün bu sınıftaki en iyi görüş alanına sahip olmasını sağlar. Özel "Vision Dashboard" da önemli bir rol oynar ve yolcu tarafındaki ön cama doğru uzanır.
Kamyonun önünde ve yanında olup bitenleri benzersiz bir şekilde gösteren isteğe bağlı DAF Dijital Görüntü Sisteminde aynaların yerini kameralar alır. Bu özellik, kaldırım ve ön görüş aynasının yerine DAF Corner Eye ekleme seçeneğiyle daha da iyileştirilir. Mükemmel görüş ve en yüksek güvenlik seviyesini sağlamak isteyenler için DAF Geniş Görüşlü Cam mutlaka kullanılmalıdır. Yolcu kapısındaki normal pencerenin altındaki bu ek bölme, kamyonun yan tarafındaki bisikletlilerin ve yayaların her zaman görünür olmasını sağlar. DAF City Turn Assist, yolcu tarafındaki kör noktada yol kullanıcıları olduğunda bir uyarı sesi de verir.
Geleceğin verimliliği
DAF, mükemmel aerodinamik özellikleri sayesinde maksimum yakıt verimliliği ve düşük CO2 emisyonları sunar. Yuvarlak kenarlar, eğimli ön cam, hafif açılı yan duvarlar ve rüzgarın aerodinamiği hafifçe engelleyebileceği her yerde yalıtım özellikleriyle DAF, verimlilikte yeni standardı belirlemek için var gücüyle çalıştı. Bu durum, egzoz gazı işleme sisteminin ve düşük yağ seviyesiyle iç sürtünmeyi azaltan yeni arka dingillerin akıllı tasarımı ve konumlandırılmasından da anlaşılabilir. DAF'ın oldukça mantıklı bir diğer adımı da çok çeşitli PTO'ların ve bağlantıların hızlı ve kolay montajı için fabrika çıkışı seçeneklerin sunulması.
DAF, 2021 yılında yeni XF, XG ve XG+ ile taşımacılık dünyasını uzun mesafe alanında şaşırttıktan sonra, artık tüm gözlerin Yeni XD'nin üzerinde olduğunu biliyor. DAF bu yeni modeliyle kentsel ve bölgesel dağıtım segmenti, özel uygulamalar ve inşaat araçlarının geleceğine giden ilk adımı atıyor. Bu araç, her alanda kazanmaya geliyor.
Jüri başkanı Gianenrico Griffini, ödülü DAF Trucks N.V. Başkanı Harald Seidel'e veriyor.
DAF XD "International Truck of the Year 2023"
Geçtiğimiz yıl DAF, "Yeni Nesil" XF, XG ve XG+ ile International Truck of the Year 2022 ödülünü kazandı. DAF bu yıl Hanover IAA'da bu prestijli ödülü bu kez dağıtım ve meslek segmentindeki birinci sınıf yeni modeli XD ile bir kez daha kazandı.
Jüri başkanı Gianenrico Griffini şöyle konuştu: "DAF geçtiğimiz yıl araç boyutlarıyla ilgili yeni Avrupa yönetmeliklerini uzun yol kamyonlarına uyarlayan ilk üretici olduğu için ödülü kazandı. XD'ye verimlilik, güvenlik ve konfor açısından aynı DNA'nın önemli bir kısmını aktarmayı başarmaları inanılmaz. Sürüş yaptığınız XD'nin hangi modeli olursa olsun, sürücü olarak her zaman sessizlik, sürüş davranışı, kalite, çok yönlü görüş açısından XG+'nın direksiyonunda olduğunuzu hissedersiniz; gerçekten benzersiz."
Elektrik
XD'nin bir elektrikli kamyon olarak da hemen piyasaya sürülecek olması, bu unvanın DAF'a verilmesinde en az diğer etmenler kadar önemliydi. Griffini, "bu DAF'ın geleceğe hazır olduğunu kanıtlıyor" diyor. "DAF, elektrikli kara yolu taşımacılığını tek seferde büyük bir adım öteye taşıyor."
XDC: İnşaat sektörü için güçlü araçlar
XD serisi, 2023 yılının başlarında inşaat sektörü için tek veya çift tahrikli 2, 3 ve 4 dingilli modelleri içerecek şekilde daha da genişletilecek. Bu sayede yeni XDC, her uygulama için özel olarak hazırlanmış bir çözüm sunabilecek.
"Yeni Nesil XDC", düşük ağırlığı sayesinde son derece yüksek yük kapasitelerini taşıyabilir. XDC serisi ekstra sağlam tamponu, çelik koruyucu radyatör koruması, 300-390 milimetre (modele bağlı olarak) arasında değişen geniş şasi açıklığı ve 25 derecelik geniş yaklaşma açısı ile kanıtladığı en zorlu koşullarda ağır hizmet tipi çalışmalar için geliştirilmiştir. Bu model için özel olarak tasarlanan göz alıcı ızgara, yeni XDC'nin benzersiz niteliklerini vurgular.
XDC, mükemmel ergonomisi, Day ve Sleeper Cab'deki büyük iç mekanlar ve sürücünün günlük işlerini daha kolay ve keyifli hale getirecek birçok ayrıntı sayesinde inşaat sektöründeki sürücüler için ideal bir araçtır. Olağanüstü işlevsellik ve rakipsiz sürücü konforunun mükemmel bir birleşimini sunar.
DAF, maksimum verimlilik için bir bağlantının takılmasını kolaylaştırmak amacıyla fabrika çıkışı Kasa Bağlantı Modülü (BAM) ürün gamını sunar. Bunlar, bağlantılara güç sağlamak için kapsamlı PTO yelpazesiyle tamamlanır. XDC ayrıca bağlantıları kabinden kontrol etmek için de seçenekler sunar.